türkülere şiirler






Bedri Rahmi Eyüboğlu

Türküler Dolusu

Kirazın derisinin altında kiraz
Narın içinde nar
Benim yüreğimde boylu boyunca
Memleketim var
Canıma ciğerime dek işlemiş
Canıma ciğerime
Sapına kadar.
Elma dalından uzağa düşmez
Ne yana gitsem nafile.
Memleketin hali gözümden gitmez
Binbir yerimden bağlanmışım
Bundan ötesine aklım ermez.


Yerliyim yerli olmasına
ilmik ilmik, damar damar
Yerliyim.
Bir dilim Trabzon peyniri
Bir avuç tiftik
Bir çimdik çavdar
Bir tutam şile bezi gibi
Dişimden tırnağıma kadar
Ressamım.
Yurdumun taşından toprağından şurup gelir nakislarim
Taşıma toprağıma toz konduranın
Alnını karışlarım.
Şairim şair olmasına
Canım kurban şiirin gerçeğine hasına
icerisine insan kokusu sinmis misralara vurgunum
Bicak gibi kemige dayansin yeter
Egri bugru, kör topal kabulum
Sairim
Zifiri karanlikta gelse siirin hasi
Ayak seslerinden tanirim
Ne zaman bir koy turkusu duysam
Sairligimden utanirim
Sairim
Siirin gercegini koy turkulerimizde bulmusum
Turkulerle yunmus yikanmis dilim
Onlarla aglamis, onlarla gulmusum.


Hey hey, yine de hey hey
Salinsin turkuler bir uctan bir uca
Evelallah hepsinde varim
Onlar kadar sahici
Onlar kadar gercek
insancasina, erkekcesine
Bana bir bardak su' dercesine
Bir turku soylemeden gidersem yanarim.


Ah bu turkuler
Turkulerimiz
Ana sütü gibi candan
Ana sütü gibi temiz
Turkulerde tuter dag dag, yayla yayla
Koyumuz, koylumuz, memleketimiz.
Ah bu turkuler,
Koy turkuleri
Dilimizin tuzu biberi
Memleket ahvalini onlardan sor
Kitaplarda degil, turkulerde ara Yemen'i
Oleni, kalani, gidip gelmeyeni...
Ben turkulerden aldim haberi.



Ah bu turkuler, koy turkuleri
Mis gibi insan kokar, mis gibi toprak
Hilesiz hurdasiz, cirilciplak
Disisi disi, erkegi erkek
Kasi kas, gozu goz, yarasi yara
Bicagi bicak.
Ah bu turkuler, koy turkuleri
Karanlik kuyularda acilmis cicekler gibi
Kiminin reyhasindan gecilmez
Kimi zehir, kimi zemberek gibi.


Ah bu turkuler, koy turkuleri
Olgun bir karpuz gibi yarilir icim
Kan damlar ucundan, murekkep degil
iste soz, iste ses, iste bicim:
Uzun kavak gıcım gıcım gıcılar
iliklerine kadar islemis sızı
Artik iflah olmaz kavak agaci
Bu turkunun yureginde sanci var.


Ah bu turkuler, koy turkuleri
Ne duzeni belli, ne yazani
Altlarinda imza yok ama
iclerinde yurek var
Cennet misali sevisen
Cehennemler gibi dovusen
Bir cocuk gibi gulup
Magaralar gibi inleyen
Nasil unutur nasil
Omrunde bir kez olsun
Halk turkusu dinleyen...







Aşık Veysel

Türküz Türkü Çağırırız

Dunya dolsa sarkiylan
Turkuz turku cagiririz
Yola gitmek korkuyulan
Turkuz turku cagiririz

Turkuz Turkler yoldasimiz
Hesaba gelmez yasimiz
Nerde olsa savasiriz
Turkuz turku cagiririz

Turklerdir bizim atamiz
Halis Turkuz kani temiz
Sarki gazeldir hatamiz
Turkuz turku cagiririz

Bayramlarda dugunlerde
Toplantida yiginlarda
Sıkılınca dar günlerde
Turkuz turku cagiririz

Yaylalarda yataklarda
Odalarda otaklarda
Koyun gibi koytaklarda
Turkuz turku cagiririz

Su basinda sulaklarda
Turkun sesi kulaklarda
Besiklerde beleklerde
Turkuz turku cagiririz

Hep beraber gelin kizlar
Bile cosar o yildizlar
Kosulunca cifte sazlar
Turkuz turku cagiririz

Inler Veysel arı gibi
Bulbulerin zari gibi
Turnalar katari gibi
Turkuz turku cagiririz

 



     Nazım Hikmet

İnsanların türküleri kendilerinden güzel,
kendilerinden umutlu,
kendilerinden kederli,
daha uzun ömürlü kendilerinden.
Sevdim insanlardan çok türkülerini.
İnsansız yaşayabildim
türküsüz hiçbir zaman.
Hiçbir zaman beni aldatmadı türküler de.

Türküleri anladım hangi dilde söylenirse söylensin.

Bu dünyada yiyip içtiklerimin,
gezip tozduklarımın,
görüp işittiklerimin,
dokunduklarımın, anladıklarımın
hiçbiri, hiçbiri,
beni bahtiyar etmedi türküler kadar...

20 Eylül 1960,




Bekir Karadeniz
*Türkü


Deli Çoruh yeşil yeşil akarken
Kaçkar'ın başında kar olur türkü
Düğünde sevdalar yürek yakarken
Kolkola girer de bar olur türkü


Sazı omuzunda gezer dolaşır
Bir lokma ekmeği dostla bölüşür
Kerkük'ten uzanıp Kars'a ulaşır
Aşığın elinde tar olur türkü


Ürgüp'ten de çıktığını bilirler
Araba kırılır yolda kalırlar
Bu aleme ıslah için gelirler
Semaha dönerken pir olur türkü


Çarşamba'yı sele boğan nehirdir
Vefasız dostlara varan kahırdır
Şamili'nin kahvesinde zehirdir
Genç yaşta ölene zor olur türkü


Bin bir mihnet ile dosta varılır
Gün olur ki nazlı yare darılır
Bir bakarsın dertli sazı kırılır
Aşığın bağrına har olur türkü


Ramazan Ustanın cura sazıyla
Torosların mor çiçekli yazıyla
Ceylan gibi seker eda nazıyla
Tuzağa düşüren tor olur türkü


Kütahya'nın pınarından içer de
Doldurup badeyi serden geçer de
Gönül kapısını dosta açar da
Kötüye yol vermez sur olur türkü





Devrent Deresinde vadesiz ölür
Gurbet ellerinde çaresiz kalır
Bir tek teselliyi kendinde bulur
Karanlık gecede nur olur türkü




Turnalarla diyar diyar dolaşır
Koyun olur ardısıra meleşir
Gizli gizli tenhalarda buluşur
Bir kiraz dibinde yar olur türkü





Emrah'ın tütünü arşa çıkarsa
Bir ah edip Kerem gibi yakarsa
Gün gelir de hayatından bıkarsa
En son gideceği yer olur türkü



Giresun'da Eşref Beye yakılır
Erzincan'da ağ gerdana takılır
Vefasız yar için boyun bükülür
Dosta verilmeye ser olur türkü



Bir yar için gurbet elde kalınca
Garip başın dertten derde salınca
Ağrı'dan aşmayı göze alınca
Geçit vermez yolda dar olur türkü





Umut kalmamışken köşe bucakta
Yol alırken küçük yavru kucakta
Bunalırsa insan sarı sıcakta
Serin bahçelerde nar olur türkü




Al'İzzet'le düzen verir sazına
Veysel yüreğiyle bakar yüzüne
Akarsu'yu yakar aşkın közüne
Sivas'ta yüreğe kor olur türkü






Birgün bu yerlerde divan kurulur
Bolu'da zalime hesap sorulur
Çamlıbel'den yayan çıkar yorulur
Alında beş damla ter olur türkü






Gün olur gülleri açmadan solar
Yari düşününce gözleri dolar
Devran Baba gibi saçını yolar
Bir bakarsın başta kır olur türkü





Bir güzelin sevdasına yanmadan
Ak çeşmeden sular içip kanmadan
Ürgüp çöllerinden geri dönmeden
Atlar azgın sele ar olur türkü





Şerbet vardır dudağında dilinde
Kemer olur sevgilinin belinde
İlkbaharda leylakların dalında
Çiçekten çiçeğe mor olur türkü





Arı her çiçekten yaratır balı
Kimine bir çalı akasya dalı
Kimi yeşil sever kimi de alı
Bütün gönüllerde bir olur türkü




Gördüğü rüyayı hayra yoramaz
Bağlasalar gurbet elde duramaz
Serenlerden gece geçer göremez
Bakan gözler ile kör olur türkü





Daimi'yle bağlaması coşar da
Her güzele başka türkü koşar da
Durmaz bu yerlerde dağlar aşar da
Gider diyar diyar sır olur türkü





Nurhak dağlarında oba kurulur
Mezar arasında kama vurulur
Bakar sol yanında canlar verilir
Bir düşmanla bin bir şer olur türkü






Dost yüreğe ateş olup aksalar
Mahzuni'yle zindanlara soksalar
Kollarına kelepçeler taksalar
Koparıp atar da hür olur türkü





Sümmani'yle bir sualdir sorulur
Şenlik olur tüm cevaplar verilir
Deniz Pir Sultan'la ölür dirilir
Her an yüreklerde var olur türkü


*Zafer Gündoğdu’ya


 

Sevgi
 
Bioritim ölçer
 
Dünya haritası
 

 

http://gulgunsariyer.tr.gg

 






 
Bugün 9 ziyaretçi (124 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol